1 Ekim 2008 Çarşamba

...

Uzun bir ara oldu bloga yazmayalı. Okulun başlamasıyla üzerime çöken üşengeçlik geçmek bilmedi. 2 haftalık sürede okulda sözde girdiğim 2 uygulama dışında ders namına hiçbir faaliyette bulunmadım. Sabah geç kalkıp okula gittiğim zamanlarsa kantinde pinekleyerek geçti. Bu periyotta blog yazma aşkım azaldı. Oldukça fazla sayıda maç izlememe, yeni pek çok şey görmeme rağmen bir şeyler karalayamadık. Neyse ekim ayı içerisinde düzelme umudum var. düzenli şekilde derse girmeyi hayata konsantre olmayı planlıyorum. Hayat demişken aslında bu iki haftalık periyotta gezmeye pek üşenmedim bu itirafım olsun. Okul arkadaşlarım sağ olsunlar benden bir farkları yoktu. Ramazan ayında alkol almak da dahil olmak üzere oldukça fazla sayıda organizasyon yaptılar. Oruçla filan alakamız olmadığından basketbol filan oynayarak sporla haşır neşir olduk. Oruçtan bahsetmişken özellikle bu sene dinden uzaklaştığımı düşünüyorum bunu söylemeden geçmeyeyim. Önceki senelerde gayet inanan içten bir müslümanken özellikle son son aylarda büyük kopuşlar yaşadım. Bunda peş peşe okuduğum albert camus, niçe ve richard dawkinsin etkisi olduğunu düşünüyorum. Karşı taraftan bir şeyler okumaya karar verdim bu yüzden. Cemil meriç ve ali şeriati kitapları edindim. İnandığım şeylere sorgulayarak bağlanmak istiyorum. Eksiksiz bir düşünüş yapım oluşmadan daha çok git gel yaşayacağım galiba. Son olarak garip olacak üste yazdığım şeylerden sonra ama herkese hayırlı bayramlar. Git gel filan yaşasam da bayram kültürünün güzel olduğuna inanarak söylüyorum bunu. Evet bunu sorgulayarak karar verdim :)

Hiç yorum yok: